Karadağ veya Montenegro olarak da bilinen bu küçük ülke, 13,812 km²'lik bir alanı, 293 km sahil şeridi, 614 km sınırı ve 2000 metrenin üzerinde 70'ten fazla dağı ile dikkat çeker. Ülkenin adı, zengin doğal güzellikleri ve dağlarıyla anlam kazanmaktadır.
Yaklaşık 650,000 nüfusa sahip olan Karadağ, son yıllarda giderek artan turistlerin ilgisini çekmektedir. Türk vatandaşları için vize gerekmeyen bu ülkeyi ziyaret etmek oldukça kolaydır. İstanbul, İzmir ve Ankara'dan Podgorica veya Tivat'a düzenli uçuşlar bulunmaktadır.
Tarihi bir bakış atmak gerekirse, Karadağ'ın ilk sakinleri İliryalılardır, ancak Romalılar MÖ 2. yüzyılda Duklja/ Doclea şehrini kurmuşlardır. 395 yılında imparatorluk bölündüğünde, Doğu ve Batı Roma İmparatorlukları arasında sınır oluşmuştur. Hristiyanlık, MS 3. ve 5. yüzyıllar arasında bölgede yayılmıştır. 7. yüzyılda Slavlar bölgeye yerleşmiş ve prenslikler kurmuştur. 11. yüzyıla kadar Duklja olarak adlandırılan bölge daha sonra Zeta olarak bilinmiştir. Resmi dil olan Kiril alfabesi, eski Slavcadır. Kültürel gelişim, Yunan ve Bizans etkisi altında gerçekleşmiştir. MS 535 yılında bölge, Doğu Roma Bizans İmparatorluğu'na bağlanmış ve 1077 yılına kadar bu durum devam etmiştir.
11. yüzyılda bağımsız Zeta Devleti kurulmuş ve 12. yüzyılın başlarında Zeta Devleti zayıflamış ve 14. yüzyılın ortalarında kısa bir süre için toparlanmıştır.
1439 yılında Sırp Despotluğu, Türklerin yönetimine girmiş ve yukarı Zeta hükümdarları Venedik yönetimini kabul etmiştir. Türkler, Venediklilerle barış antlaşması imzalamıştır. Ivan Crnojevic, 1482 yılında ilk Karadağ başkenti olan Crnojevica Zabljak'ı Cetinje'ye taşımıştır.
15. yüzyılın başında Osmanlılar, Karadağ'ı Skadar Sancağı'na bağlamış ve 400 yıl boyunca Osmanlı yönetiminde kalmıştır. 14. yüzyılda ilk defa "Karadağ" ismi kullanılmıştır. 1697'de Petrovic hanedanının kurucusu Danilo I, piskopos olarak seçilmiştir. Petar I Petrovic (1784-1830 hükümdar), Türk ordularını Karadağ'dan geri çekilmeye zorlayarak ağır ve kanlı savaşlar sonucunda önemli zaferler elde etmiştir. Ayrıca toplum yapısında ilerici değişiklikler yapmış, kabileler arasında barışı sağlamış ve güçlü bir devlet kurmuştur.
Petar II Petrovic Njegos (1830-1851 hükümdar), şair, piskopos ve hükümdar olarak bilinir. Avusturya ile anlaşma sonucu Karadağ sınırlarının belirlenmesini sağlamış ve kültürel kurumlar kurmuştur. 1852'de Danilo Petrovic'in hükümdarlığı sırasında Karadağ prensliği ilan edilmiştir. En büyük gelişme, Kral Nikola I Petrovic döneminde (1860-1917) olmuştur.
1878'de Berlin Kongresi'nde Karadağ'ın bağımsızlığı tanınmıştır. Ancak 1900'lerden itibaren Karadağ, iç ve dış politikada krizler yaşamıştır. Sırbistan, Karadağ'ı hakimiyeti altına almak istemiş ve Karadağ, Sırbistan'ın gölgesinde kalmıştır. 1907'de Hanedan halkına bir saldırı girişimi olmuş ancak başarılı olunamamıştır. Karadağ'ın kendi anayasası yürürlüğe girmiş ve parlamentosu kurulmuştur. Ancak ilerleyen yıllarda Kral Nikola'nın etkisi altında olan parlamento, 1910'da onu kral ilan etmiştir. Dış politikada kraliyet, Rusya ve İtalya ile işbirliği yapmıştır. Avusturya-Macaristan Krallığı'nın önemi azalmış ve Osmanlı İmparatorluğu'na karşı savaş başlatılmıştır.
Sırbistan ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğu arasındaki sorunlar büyümüş ve Sırbistan, Karadağ ile birlikte bir eyalet oluşturmayı planlamıştır. Ancak bu planlar I. Dünya Savaşı'nda altüst olmuş ve Karadağ, Sırbistan'ın yanında savaşmıştır. 1916'da Alman ve Avusturya-Macaristan birlikleri Karadağ'a girmiş ve Karadağ Kralı ve hükümeti önce İtalya'ya sonra Fransa'ya sığınmıştır. Karadağ savaştan galip çıkmış ancak hürriyetleri ve kraliyet hanedanı sona ermiştir. 29 Kasım 1918'de Sırbistan, Hırvatistan ve Slovenya Krallığı kurulmuştur. Karadağ, böylece Sırbistan'ın bir bölgesi olarak kalmıştır. Kral Nikola sürgünde ölmüş ve 1922'de Nikola'nın kurduğu sürgündeki parlamento dağılmıştır.
II. Dünya Savaşı sırasında Karadağ, İtalyanların kuşatması altında kalmıştır. İtalyanlar, bağımsız bir Karadağ yaratmayı ve Petrovic hanedanını geri getirmeyi amaçlamış ancak hanedan İtalyanlarla işbirliği yapmamıştır. Bağımsız bir komite olan Ulasal Komite, Blazo Dukanovic başkanlığında kurulmuştur. Çeteler, önce İtalyanlara karşı, ardından Almanlara karşı savaşmıştır (1943-44).
II. Dünya Savaşı'ndan sonra Karadağ, Yugoslavya'nın bir parçası haline gelmiş ve Kotor Körfezi topraklarına dahil edilmiştir. 1945 yılında Josip Broz Tito, Yugoslavya'nın başbakanı olmuştur. Ancak 1980'de Tito'nun ölümüyle, 1981'de Kosova'da çatışmalar başlamış ve bağımsızlık talepleri yükselmiştir.
Yugoslavya'nın parçalanmasıyla, 27 Nisan 1992'de Sırbistan ve Karadağ, Yugoslavya Cumhuriyeti'ni kurmuştur. İki devlet de otonom olarak yönetilmiş, sınır kontrolleri sağlanmıştır. Karadağ, Euro'ya geçiş yapmış ve Dışişleri Bakanlığı oluşturulmuştur. 20 Ekim 2002'de yapılan Meclis seçimlerinde Milo Dukanović Başbakan olmuş ve bağımsız bir Karadağ'ın hedefi olduğunu belirtmiştir. 21 Mayıs 2006'da yapılan referandumda, Karadağ'ın bağımsızlığı oylanmış ve halkın %55,5'i bağımsızlık istemiştir. 3 Haziran 2006'da ülkenin bağımsızlığı ilan edilmiştir.
2024 nüfus sayımına göre, Karadağ'ın nüfusu 633.158'dir. Bu nüfusun %43'ü Karadağlı, %32'si Sırp, %9'u Boşnak, %7'si Arnavut, %5'i Müslüman ve %1'i Hırvattır.
Commenti